tatlı rüyalar'dan çıkıp oğullar ve rencide edilen ruhlara doğru yolculuk
Ben sahaf işletirken de gelip bana ne önerirsin diyen
insanlardan hoşlanmazdım pek. Adama stephen king önerirdin herif hayatı boyunca
sadece kişisel gelişim okumuş olurdu muhabbeti derinleştirdiğinde öğrenirdin ve
yuh pezevenk ne soruyon o zaman diye içsesinle şaşkınlığını gizleyemezdim.
Ne demişler ; “edebiyat ; ölmek üzereyken tutunduğunuz dalın ucundaki iki eriği
yemek gibidir “ eriğin teki yazarın diğeri okuyanın arada var olan üçüncü
kişiye ancak kopan dalı aşağıdan yakalamak düşer. İşte bu yüzden edebiyatının
varlığının ve değişken yorumunun sadece yazar-okuyucu arasında olduğunu
inandığım birisi olarak şu anda bahsedeceğim ve övdüğüm kitapları sadece ama
sadece kişisel bir beğenidir ve beğendiğimi kişisel blogumda paylaşmaktır.
Bahsettiğim adam alper canıgüz. Memleketimde garip konu başlıklarından değişik
mizah anlayışı ile ortaya çıkarmış olduğu 2 güzide eseri okuyan bir adam
olarak söylüyorum bunu. Adam freudyan bir psikanalizi 5 yaşında bir çocuğun (bu
adını söyleyemediğim psikanaliz için zaten 5 yaşında çocuk gerekli) gözünden
sayfalarca anlatıp , zeka dolu esprilerden , ince göndermelere ve böyle yağ
gibi akan romanlara imza atmış kişidir. 25 yaşında, iyi eğitimli, iki yabancı
dil bilen sağlıklı genç, geri kalanını temin edebilmek amacıyla hayatının bir
bölümünü satıyor gibi ilginç bir sloganla kitabın anlatımını yaparken kurduğu
hikayenin seni nereye kadar götürüp nerede seni yalnız bıraktığını
hissedemiyorsun bile. Bir başka kitabı insanın en güzel çağı 5 yaş deyip bir
çocuğu masal kahramanı yapıp aile reisliğine uzanan hikayesini size öyle bir
yediriyor ki aaa devam etse diyorsunuz işte. Kısacası ben bu adamı çok
sevdim geç okusamda arkadaş. Alper canıgüz ; afili filintasın , güzel yazansın.
Okumaya devam ettiğim ve diğer yazdıklarını tez zamanda okuyacağım adamsın.
meoezcan, 05.01.2012
meoezcan, 05.01.2012
Yorumlar